SİDRETÜ’L MÜNTEHA NEDİR?
Necm Sûresi 13-18: Ve lekad reâhu nezleten uhrâ, inde sidretil muntehâ, indehâ cennetul mevâ. İz yagşes sidrete mâ yagşâ, mâ zâgal basaru ve mâ tegâ. Lekad reâ min âyâti rabbihil kubrâ.
Meâli: Doğrusu o bir tenezzül içinde bütün her yerde hakikatleri gördü. Sidretü’l-Müntehâ’da. Varılacak yer olan huzur O’nun katında. Bütün her şeyi nuruyla kaplayanı, tüm tecellilerin geldiği o yeri anladığında, basireti kaymadı ve ikiliğe düşmedi. Doğrusu o Rabbinin yüceliğini delilleriyle gördü.
Sidret’ül-müntehâ’da ki sidre: s,d,r kökünden gelir. sadr, sidre oradan gelir.
Sidre: Ağaç, tüm kainatın geldiği asıl kaynak, gönül alemi,
Müntehâ ise: Nihayet, son , son nokta, varılacak yer
Sidretü’l-müntehâ: Hakk halk birliği, âmâ buutu, halkiyetin kaynağı, son ağaç, gönlün sonsuz boyutu, kainat ağacının tohum boyutu,
Ruhların vücud elbiselerini henüz giymedikleri, tüm özlerin bir arada bulundukları, varlıkların var olmadan önce bir bütünlük içinde oldukları kaynağın adıdır sidretü’l müntehâ.
Varlığın geldiği kaynak
Ama varlığın varlık olarak olmadığı kaynak
Nurun, Ruhun doğduğu kaynak
Hiçlik, âmâ buutu,
Tüm kainatın, tüm varlığın Allah’ta bir tohum misali bulunduğu sistem.
Tüm varlığın bir bulut misali bir bütünlük içinde bulunduğu öz.
Nasıl ki bir tohumda o ağaca ait tüm nitelikler gizli bir halde varsa, o tohum toprağa düşüpte filiz verip ağaç meydana geliyorsa, yani o ağacın henüz vücud bulmadan önceki hâli tohumda varsa, bu kainat da var olmadan önce Allah buutunda tastamam vardı.
İnsan bir sperm ile yumurtanın döllenmesinden meydana gelir. İnsana ait tüm özellikler o yumurtada vardır.
Genetik kombinasyonunda insana ait tüm nitelikler tüm özellikler o genetik sistemde yazılıdır. Ve insan o sistemden şekillenir ve dünyaya gelir.
Madde alemi var olmadan önce mâna aleminde vardı.
İşte, Sidretü’l-müntehâ:
Allah’a ait sistem
Sonsuzluk boyutu
Nurun, Ruhun doğduğu kaynak
Âmâ buutu
Hakk Halk birliği,
Muhammed nurunun geldiği kaynak
Tüm varlığın geldiği kaynak,
Kainat ağacının tohum boyutu
Allah tüm kainatı, sidretü’l-müntehâ’dan var etti.
Ahsen-i takvim üzere varoluş, sidretü’l-müntehâ’dan başlar
Nur ve Ruh yazılımı,”Nun” sırrıdır.
Beşeri vücud yönü yazılımı ise “Kalem” sırrıdır.
Âmâ buutundan Ehad buutuna,
Ehad buutundan Nur buutuna,
Nur buutundan Ruh buutuna,
Ruh buutundan Beşer buutuna yazılımın adıdır Ahsen-i Takvim üzere varoluş.
İşte tüm sistemin geldiği kaynak, Sidretü’l Müntehâ’dır.
Varlık var olmadan önce Sidretü’l Müntehâ’da belirlenir.
Orada Nurlanır.
Tüm varlığa Ruh üflendiği makam Ruh boyutudur.
Nurdan-Ruha, Ruh’dan beşeri alemi yolculuğa ve oradan dünya boyutunda beşer olarak görünür varlık
İşte insan denilen varlık kendi özünde Allah’a ait olan tüm sistemi taşır.
İnsanın bu hakikati idrak etmesi için kendinden kendine Seyr-î Sûluk yapması gerekir.
İşte bu Seyr-î Sûluk yolunda hakikatleri idrak eden, hayret ve zevk buutunu hisseden Tevhîd şuuruna ermiştir.
Artık hep O şuur üzere hareket eder.
İşte tüm sistemin geldiği kaynak, Sidretü’l Müntehâ’dır.
Allah bizleri, kendinden kendine Seyr-î Sûluk edenlerden eylesin.
Allah bizleri canımız efendimiz Hazreti Muhammed’in seyrettiği Sidretü’l Müntehâ’yı zevk edenlerden eylesin..