NE DE ÂDEM OLURSUN
Hevânla var ettiğin cennetten kovulmadan
Lâ takrabâ el şecer Âyetini çözmeden
Benlikten kurtulmadan günahtan arınmadan
Ne kendini bilirsin ne de Âdem olursun
Varlık nasıl var olmuş samimi düşünmeden
Varlığın sahibi kim gönlünde hissetmeden
Kendi makâmın olan kulluğunu bilmeden
Ne kendini bilirsin ne de Âdem olursun
Tevhîd İlminin piri İbrâhîm’i bulmadan
Ondan gelen dersleri görüp idrak etmeden
Varlığını terk edip Hakk’ta fâni olmadan
Ne kendini bilirsin ne de Âdem olursun
İlmi ledün bilmeden İlmel Yakîn olmadan
Aynîliği seyredip Aynel Yakîn olmadan
Nur üzere nur olup Hakkâl Yakîn olmadan
Ne kendini bilirsin ne de Âdem olursun
Gafletten uyanmadan Hakk’a şahit olmadan
İç âlemden okunan ezânı işitmeden
Lâ ilâhe illallah mânâsına ermeden
Ne kendini bilirsin ne de Âdem olursun
Resûl ve Nebî’leri Vücudunda bulmadan
O Mânevi alanda seyri sülûk etmeden
Sunulan kıssaların hikmetine ermeden
Ne kendini bilirsin ne de Âdem olursun
Kendini Oku’madan Hakk’a arif olmadan
Lâ Mevcûde İllâ Hu makamına varmadan
Sana üflenmiş olan Ruh sırrına ermeden
Ne kendini bilirsin ne de Âdem olursun
Kâinatın bir Câmi olduğunu bilmeden
Tüm varlığın Allah’a secdesini görmeden
O Câminin içinde Cem sırrına ermeden
Ne kendini bilirsin ne de Âdem olursun
Sıfatların kanalı Mûsâ’ya ulaşmadan
Ruhullah sırrı olan İsâ’ya karışmadan
Nur üzere Nur olan Muhammed’e ermeden
Ne kendini bilirsin ne de Âdem olursun