ALLAH’IN ADALETİ ASLA ŞAŞMAZ

Kim ne yaparsa, iyilikte olsa, kötülükte olsa, muhakkak ki karşılığını bulur.

Allah’ın “Adl” ismi ve “Hakk” ismi her an tecelli eder.

Adl ismi, adaletin karşılığıdır.
Hakk ismi, Hukuk’un karşılığıdır.
Hukuk, Hakk kelimesinin çoğuludur.

Hukuk, adaletin korunmasıdır.

Her varlığın:
Yaşama hakkı,
Üreme hakkı,
Beslenme hakkı,
Korunma hakkı,
Barınma hakkı, gibi hakları vardır.
İşte hukuk, bu hakları korumak için tecelli etmiştir.

Hukuk’un temeli adalettir.

Kim, adalet üzere davranmazsa, hukuk’a riyâet etmezse zalim olur.

İşte:
Kim ne kötülük yaparsa karşılığını bulur.
Kim birine zulüm ederse, muhakkak ki karşılığını bulur.
Kim birine haksızlık ederse, muhakkak ki kendi, kendi azabının içine düşer.

Allah sistemini, insanın vücuduna gizlemiştir.

Kimsenin yaptığı zulüm yanına kalmaz.
Kim birine iftira atar, biri hakkında yalan söylerse, kendi kuyusunu kazmıştır, o kuyu azaptır, eninde sonunda oraya düşer.
Kim birinin hakkını yerse, muhakkak ki kendisi büyük bir azabı kendine davet etmiştir.
O azap kendi vücudundan o kişiye gelir.

Allah’ın şaşmaz adaleti insanın vücuduna gizlenmiştir.

Nahl Sûresi 90:…. “Allah haksızlık yapmayı, kötülük yapmayı yasaklar.” ….

Zilzal Sûresi:
7- Artık kim, zerre kadar iyilik yaparsa onun karşılığını görür.
8- Ve kim, zerre kadar kötülük yaparsa onun karşılığını görür.

Birine kötülük yapan, hakkını yiyen, iftira atan, asla kurtulacağını sanmasın. Muhakkak ki karşılığını görür.

Furkan Sûresi 19:…….. “Sizlerden kim, birine haksızlık ederse, o büyük bir azabın içinde kalır.”

Birine kötülük yapan kişinin, vücudunda kimyasal dalgalanma değişir.
Hücreleri farklı çalışır, beyin farklı çalışır.

Birine kötülük yapan, haksızlık yapan, iftira atan, arkasından konuşan, toplumda bir kişiyi aşağılayan kişinin, vücudundaki heyecan, mutluluk hormonları dediğimiz, ” Adrenalin, Endorfin, Serotonin, Dopomin” gibi hormonların salgılanması değişir.

İnsan güzel şeyler yaptığında bu hormonların salgısı artar.

Kötü şeyler yaptığında bu hormonların salgılanması azalır.

İyi şeyler yapan insanlar bu hormonlar sayesinde mutlu, huzurlu, sevgi dolu olur.

Kötü şeyler yapan kişinin bu hormonları azalır, azalan bu hormonlar sayesinde kişi; stres, panik, huzursuz, mutsuz, kavgacı, olur.

Vücud, kişi ne yaparsa yapsın anında gerekli karşılığını verir.
Bu karşılık yaşamın içinde büyüyerek devam eder.

Huzura kavuşmanın tek yolu, salih amelde, iyi insan olmaktır, Allah’a tevekkülle teslim olmaktır, gönlünde Allah sevgisini her an hissetmektir.

Huzursuzluğun yolu, kötü amelde, zararlı kişi olmaktır, Allah sevgisinden, idrakinden uzak olmaktır.

(Kişinin vücudundaki, rahatsızlıkların farklı bir boyutu olan, tıbbi, genetik hastalıklar farklı mesajlar içerir. Bu konu çok ince değerlendirilmelidir. Başımıza gelen hastalıklar, yaptığımızın karşılığı olarak değerlendirilmemeli, Tıbbi olarak değerlendirilmelidir)

Kur’ân:
Zarar veren bilgisiz kimselerden olmayın,
Kötü hallerde olmayın,
Birbirinizin arkasından konuşmayın,
İkiliğe düşmeyin,
Adalet üzere olun,
Birbirinizle alay etmeyin,
Birbirinize iftira atmayın, yalan söylemeyin,
Kötü sözler söylemeyin,
Birbirinize yardım edin,
Kimsenin hakkını yemeyin, der.

Hep bunlar bizlerin iyi insan olması içindir.

İyi insanın alacağı karşılık, sevgi, huzur, mutluluktur.
İyi insan tüm varlığa sevgi ile bakar.
İyi insan huzur içindedir, asla stres içinde değildir.

İyi insanın gönlü hep Allah sevgisi içindedir.

İyi insanda Allah’ın “Adl” ve “Hakk” ismi tecelli etmiştir.

Allah, sistemini insanın vücudunda oluşturmuştur.

Kim ne yaparsa muhakkak ki karşılığını bulur.

Kim ne yaparsa, yaptığı şeyi önce kendi vücudu kaydeder.
Yaptığı şeye karşılık vücut ona göre çalışmaya başlar.

İyi ya da kötü bir şey yaptığında, beyni ona göre çalışır, ona göre salınımlar yapar.

Kişi kendi yaptığıyla kendi vücuduna, huzur yada huzursuzluk tohumları eker.
Ve bu tohumlar muhakkak ki eninde sonunda kendi vücudunda yeşerir.

Kim, birine bir kötülük yaparsa o bunun karşılığını görmeyeceğini sanmasın.

Kim, birinin zerre kadar hakkına girerse o karlı çıkacağını sanmasın.

Kim, birinin ardından konuşur, onu kötülerse kendinin huzur bulacağını sanmasın.

Kim, birine iftira atar, yalan söyler, onu hor görürse, yaptığının karşılığını görmeyeceğini sanmasın.

Kim, biri hakkında bir kötülük düşünse, anında karşılığını bulur.

Zaten kötülük düşünen, Allah sevgisinden uzaklaşır, bu bile en büyük ceza değil midir?

Kim, yaratılan bir varlığa zerre kadar kötülük yaparsa mutlaka bunun karşılığını görür.

Karşılığı kendi vücudu ona sunar.

Allah’ın şaşmaz adaleti insanın kendi vücuduna gizlenmiştir.

Kişi bir şeyleri birilerinden gizleyebilir.
Hırsızlık yapsa, rüşvet yese, birilerinin hakkını yese, gizli plan yapsa, tuzak kursa, bunları halk bilmese bile, Hakk biliyordur, kişinin kendi vücudu biliyordur.

Kişi ne yaparsa yapsın, öncelikle kendi vücuduna yaptıkları anında kaydedilir ve ona karşılığı hemen sunulmaya başlar.

İnsan beyni yapılan şeyleri kaydeder ve karşılığını hazırlar.

Kimsenin yaptığı kötülük, asla yanına kalmaz.
Adalet eninde sonunda tecelli eder.

Hukuk ve Adalet; Allah’ın Hakk ve Adl isminin karşılığıdır.
Eninde sonunda tecelli eder.