ALLAH SEVMEZ Mİ

Kur’ân meâllerini “Allah sevmez” diye çevirdik.

Hep Allah’a sevgisizlik isnat ettik.
Allah çarpar dedik.
Allah yakar dedik.

Allah sevmez demek doğru mudur?
Allah’a sevgisizlik isnat etmek doğru mudur?
Allah’ta sevgisizlik var mıdır?

Sevgisizlik ve nefret, beşeri yapı olan bizlerde vardır.
Kızmak ve darılmak, cahil olan bizlerde vardır.

Sevgisizlik ve darılmak hiç Allah ta olur mu?
Sevgisizlik ve kızmak hiç Allah’ta olur mu?

Duhâ Sûresi 3- “Seni vücudlandıran senden ayrı değildir ve kızması yoktur.”

Kur’ân meâllerini “Allah sevmez” diye çevirdik.

Lütfen ince ince inceleyelim ve düşünelim:

Şimdi Kur’ân’da geçen ayetleri ve çevrimlerini inceleyelim:

Bakara Sûresi 190: “inne Allâh lâ yuhıbbu el mutedîn”

Bir Meâl: “Çünkü Allah aşırıları sevmez.” Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Muhakkak ki haddi aşanlarda Allah sevgisi yoktur.” Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Bakara Sûresi 205: “ve Allâh lâ yuhıbbu el fesâd”

Bir Meâl: “Allah bozgunculuğu sevmez.” Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “İkilik, bozgunculuk içinde olanlarda Allah sevgisi yoktur.” Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Bakara Sûresi 276: ” ve Allâh lâ yuhıbbu kulle keffârin esîm”

Bir Meâl: “Allah küfürde ve günahta ısrar eden hiç kimseyi sevmez.” Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Fenalarda olup, hakikatleri görmemezlikten gelip örtenlerde Allah sevgisi yoktur.” Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Âl-i İmrân Sûresi 32: “fe inne Allâh lâ yuhibbu el kâfirîn”

Bir Meâl: “Bilsinler ki Allah kâfirleri sevmez.” Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Muhakkak ki hakikatleri görmemezlikten gelip örtenlerde Allah sevgisi yoktur.” Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Âl-i İmrân Sûresi 57- 140: “ve Allâh lâ yuhibbu el zâlimîn “

Bir Meâl: “Allah zalimleri sevmez.” Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Zalimlerde Allah sevgisi yoktur” Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Nisâ Sûresi 36: “inne Allâh lâ yuhıbbu men kâne muhtâlen fehûrâ”

Bir Meâl:”Allah kendini beğenen ve daima böbürlenip duran kimseyi sevmez.” Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Muhakkak ki kendini üstün gören, kibirlilik içinde olan kimselerde Allah sevgisi yoktur.” Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Nisâ Sûresi 107: “inne Allâh lâ yuhıbbu men kâne havvânen esîmâ”

Bir Meâl: “Çünkü Allah hainliği meslek edinmiş günahkârları sevmez.”
Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Muhakkak ki kötülüklerde, kendi hevâsında olan kimselerde Allah sevgisi yoktur.” Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Nisâ Sûresi 148: “Lâ yuhibbu Allâh el cehra bis sûi min el kavli illâ men zulim”

Bir Meâl: “Allah kötü sözün açıkça söylenmesini sevmez; ancak haksızlığa uğrayan başka.” Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Sözlerinden ve davranışlarından, kötülük açığa çıkaranlarda Allah sevgisi yoktur. Ancak zalim kimseler böyle yaparlar”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Mâide Sûresi 64: “ve Allâhu lâ yuhıbbu el mufsidîn”

Bir Meâl: “Allah ise bozguncuları sevmez.” Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “İkilik, bozgunculuk çıkaranlarda Allah sevgisi yoktur.”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Mâide Sûresi 87: “inne Allâh lâ yuhibbu el mutedîn”

Bir Meâl: “Allah sınırı aşanları sevmez.”
Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Muhakkak ki haddi aşanlarda Allah sevgisi yoktur.”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

En’âm Sûresi 141: “inne hu lâ yuhibbu el musrifîn”

Bir Meâl:”Çünkü Allah israf edenleri sevmez.”
Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl:”Doğrusu o taşkınlık yapanlarda sevgi yoktur.”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Ki En’âm Sûresi 141, ayetinin Arapça’sında “Allah” kelimesi yoktur.

A’râf Sûresi 31: “inne hu lâ yuhıbbu el musrifîn”

Bir Meâl: “Çünkü Allah israf edenleri sevmez.”
Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Doğrusu o taşkınlık içinde olanlarda sevgi yoktur.”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Bu ayetin de, Arapça’sında “Allah” kelimesi yoktur.

A’râf Sûresi 55: “innehu lâ yuhıbbul mu’tedîn”

Bir Meâl: “Çünkü Allah, haddi aşanları sevmez.”
Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Muhakkak ki o haddi aşanlarda sevgi yoktur.”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Bu ayetin de, Arapça’sında “Allah” kelimesi yoktur.

Enfâl Sûresi 58: “inne Allâhe lâ yuhıbbu el hâinîn”

Bir Meâl: “Allah ahdini bozanları asla sevmez”
Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Muhakkak ki emanete hıyanet edenlerde Allah sevgisi yoktur.”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Nahl Sûresi 23:” inne hu lâ yuhıbbul mustekbirîn”

Bir Meâl: “Allah büyüklük taslayanları asla sevmez.”
Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Muhakkak ki o kibirli kimselerde sevgi yoktur.”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Bu ayetin de, Arapça’sında “Allah” kelimesi yoktur.

Hacc Sûresi 38: “inne Allâhe lâ yuhıbbu kulle havvânin kefûr”

Bir Meâl: Şu da muhakkak ki Allah, hain ve nankör olan herkesi sevgisinden mahrum eder.
Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Muhakkak ki hakikatleri görmemezlikten gelip örtenlerin, kötü niyetli olanların tümünde Allah sevgisi yoktur.
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?”

Kasas Sûresi 76: “iz kâle lehu kavmuhu lâ tefrah inne Allâh lâ yuhıbbu el ferihîn”

Bir Meâl: “Bil ki Allah şımarıkları sevmez.”
Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Kavmi ona: Gururlanma, muhakkak ki gururlananların içinde Allah sevgisi yoktur, demişti.”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Kasas Sûresi 77: “inne Allâhe lâ yuhıbbul mufsidîn”

Bir Meâl: “Şüphesiz ki Allah, bozguncuları sevmez.”
Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Muhakkak ki bozgunculuk yapanlarda Allah sevgisi yoktur”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Rum Sûresi 45: “inne hu lâ yuhıbbu el kâfirîn”

Bir Meâl: “Şüphesiz O, kâfirleri sevmez.”
Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: Şüphesiz o hakikatleri görmemezlikten gelip örtenlerde ise sevgi yoktur.
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Lokmân Sûresi 18: “inne Allâh lâ yuhıbbu kulle muhtâlin fehûr”

Bir Meâl: “Zira Allah, kendini beğenmiş övünüp duran kimseleri asla sevmez.” Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Muhakkak ki büyüklenme, övünme hallerinde olanların tümünde Allah sevgisi yoktur.”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Şûrâ Sûresi 40: “innehu lâ yuhıbbu el zâlimîn”

Bir Meâl: “Doğrusu O, zalimleri sevmez.” Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Muhakkak ki o zalimlerde ise bir sevgi yoktur.”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Hadîd Sûresi 23: “ve Allâh lâ yuhıbbu kulle muhtâlin fehûr.”

Bir Meâl: “Çünkü Allah, kendini beğenip böbürlenen kimseleri sevmez” Böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Diğer bir Meâl: “Ego hâllerinde, hilekârlık hâllerinde olanların tümünde Allah sevgisi yoktur.”
Yoksa böyle mi çevrilmesi daha uygundur?

Allah her nefeste bizlere sevgisini sunarken, O’na nasıl sevgisizlik isnat edebiliriz.

Allah’ın sevgisiyle var olur cümle âlem, o sevgiyle hareket eder cümle varlık.

Allah’a sevgisizlik isnat etmek, ancak ve ancak O’nu anlayamayan kimseler tarafından söylenir.

Kişi kendi öfkesini, sevgisizliğini, kavgasını, nefretini bir gaflet içinde Allah’a isnat eder.

Sevgisizlik ve darılmak hiç Allah ta olur mu?
Sevgisizlik ve kızmak hiç Allah’ta olur mu?

Sevgisizlik ve nefret, beşeri yapı olan bizlerde vardır.
Kızmak ve darılmak, cahil olan bizlerde vardır.

Allah, rahîm-i rahmân boyutudur.

Allah, sevgi-i rahmet boyutudur.

Allah, nefeslerin nefesi boyutudur.

Sevgisizlik O’na değil, bir gaflet içinde olan bizlere mahsustur.

İllâ Hû