ALAY ETME
“Lâ yeshar” “Alay etme” Hucurât Sûresi 11
Duy ayeti.
Kâlbinle duy.
Vicdanınla duy.
Ruhunla duy.
Kimseyle alay etme.
Kimseyi hor görme.
Kimseyi hiçe sayma.
Kimseyi dışlama.
Kimseye karşı böbürlenme.
Birinin eksiğini arayıp, onu alaya alma.
Birini kusurlu görüp, ondan iğrenme.
Kimsenin inancıyla ibadetiyle alay etme.
Kimsenin giysisi ile alay etme.
Kimsenin örfü, adeti, geleneğiyle alay etme.
Kimsenin şekliyle, diliyle, mesleğiyle, yoksulluğuyla alay etme.
Kimsenin arkasından çekiştirme, kötülüme.
Kimseye alaycı bakışlarla bakma, kimseyi horlama.
Bil ki birini alaya alman, seni kibre düşürecektir.
Bil ki birine hor bakman, seni şeytanlaştıracaktır.
Birinin kusurunu aramak, seni fitneci durumuna düşürecektir.
İnsan insanla eğlenir mi hiç?
İnsan insanı aşağılar mı hiç?
İnsan insanla alay eder mi hiç?
Neden birini küçük görürsün?
Neden biriyle alay edersin?
Sen Allah’ın kulusun da o değil mi?
Seni yaratan Allah da onu yaratan değil mi?
Şeytan Adem’i hor görüp, şeytan olmadı mı?
Firavun, Mûsâ’ya hor bakıp, onu alaya alıp, kendi kibrinde boğulmadı mı?
Nemrut, İbrâhim’i küçük görerek, ona tepeden bakarak, kendi başını yakmadı mı?
Nedir bir düşün, Nemrut’un burnundan giren onu ölümüne sebep olan sinek?
İnsanları ya da bir varlığı hor görmek, alaya almak, insan olana yakışır mı hiç?
Birini alaya alıp, onun kalbini incitmek kadar kötü bir şey olabilir mi?
Birinin eksiğini arayıp, onun eksiğiyle alay etme.
Birinin hatasını görüp, onun hatasını birine anlatıp, onu alaya alma, onu küçük görme.
Hiç unutma, sen de beşersin, her zaman hataya düşersin.
Birini alaya alarak düştüğün durumu bir düşün.
Alaya aldığın kişinin bedenini sen mi yarattın?
Onun bedenini sen mi şekillendirdin?
Ona nefes aldırıp verdiren sen misin?
Onların kalbini attıran, kanını dolaştıran sen misin?
Yaratılan her şeyi anlama içinde ol, hiçbir varlığı hor görme, alaya alma.
Ağaçlara, taşlara, kuşlara, arılara, solucanlara, farelere, sineklere her bir mahlukata muhtaçtır insan oğlu.
Onlar olmazsa insanın yaşamı olmaz.
Yaratılan her şey bir birine bağlıdır, gel bu bağın ne olduğunu anla ve her varlığa karşı saygı içinde ol.
Saffat Sûresi 12-13: “Bel acibte ve yesharûn.”
12-13: “Festeftihim e hum eşeddu halkan em men halaknâ, innâ halaknâhum min tînin lâzib. Bel acibte ve yesharûn.”
Meâli: “Artık onlar araştırsınlar; halk oluştaki güç onların mı, yoksa her şeyi halk eden Bizim mi? Muhakkak ki onları bir özden, bir bütünlük içinde Biz halk ettik. Bilakis sen yaratılışı anlamada hayret içindesin. Onlar ise alay ederler, önemsemezler.”
Bakara Sûresi 212: “Dünya hayatının çıkarı için koşanlar, hakikatleri anlamak istemediler, hakikati anlamak için koşanlarla da alay ettiler.”
Mütaffifin Sûresi 30: “Bi him yetegâmezûne” “Alaycı bakışlarla bakmak”
Gel kardeşim:
Kimseyle alay etme.
Kimseye hor bakma.
İnsanların inançlarıyla, ibadetleriyle alay etme.
İnsanların inançlarını, ibadetlerini hor görme.
Herkes kendi inandığı şekliyle Allah’a yönelir.
Kendi duygusuyla Allah’a inanır ve ona gönlünde hisseder.
İnanç ve ibadet, Allah ile kul arasında bir bağdır.
Kimseyi namazlı namazsız diye ayırma, kimseye hor bakma.
Bil ki gönülleri ancak Allah bilir.
Gel kardeşim:
Baş örtülü kardeşimin baş örtüsüyle alay etme.
Başı örtüsüz kardeşimin başı açıklığıyla alay etme.
Bırak herkes inandığı gibi giyinsin.
Sen sen ol, vücûdların dışına bakma, özüne bak.
Baş örtüsüne bakayım derken, başın sahibini unutma.
Saçı görünüyor deyip, saçına bakarken saçın sahibini unutma.
Vücûdun sahibini unutma, sahibinin o vücûdda her an tecelli ettiğini unutma.
Sûretlere bakayım derken, siretlerde olan Hakk’ı görmeyi unutma.
Hucurât Sûresi 11: “Bir topluluk bir toplulukla alay etmesin, belki de o alay edilenler daha hayırlıdır. Kadınlar da kadınları alaya almasın, belki de o alaya alınanlar daha hayırlıdır. Birbirinizin ayıbını aramayın. Birbirinize kötü isimler, kötü lakaplar takıp çağırmayın.”
Gel kardeşim:
Kur’ân’ı kâlbinle oku, vicdanınla oku, ruhunla oku.
Kur’ân’ı duy, anla, hayatına geçir.