SIRR-I NOKTAYI
Benim cânım efendim, koştum geldim kapına
Aşkla tuttun elimden, görmez ettin dünyayı
Şifâ oldun derdime, cevap verdin gönlüme
Beni benden geçirdin, dost eyledin Mevlâyı
Benlikten halâs ettin, sırr-ı Hakk’ı bildirdin
Sûretten kapı açtın, sundun nûr-u deryayı
Aşk şarabı içirdin, sarhoş ettin gönlümü
Mecnûn ettin bu yolda, cânda buldum Leyla’yı
İlm-î ledün yolunda, nice sırra erdirdin
Rabbim ihsan eyledi, mânâ içre mânâyı
Ten mülkünden geçirdin, cân mülküne erdirdin
Tenler cânlar bir imiş, sundun dürr-i yektayı
Evvel âhir O imiş, zâhir bâtın O imiş
Gönlüme ilkâ ettin, sonsuz sırr-ı noktayı