BERAT (BERÂET) NEDİR? KUR’ÂN DA BERAT GEÇER Mİ?
Tevbe Sûresi 1: Berâetun minallâhi ve resûlihî ilâllezîne âhedtum minel muşrikîn.
Meâli: Allah’ın varlığının yanında kendine varlık isnat edenler; hakikatlerin sözlerine uyan kimseler olduklarında, Allah ve resulünü anladıklarında, şirkten kurtulurlar.
BERAT(Berâet): Temize çıkmak, uzaklaşmak, kurtulmak, temizlenmek, suçundan aklanmak, saflaşmak, beri durmak yani tüm kötü hallerden uzak durmak, gibi anlamlara gelir.
Tevbe etmeden, ettiği tevbeye uymadan berat gerçekleşmez
BERÂET:
Tüm kötü hallerden uzak durmaktır,
Ayrımcılıktan kurtulmaktır,
İkilik hallerinden arınmaktır,
Arabozuculuktan, dedikodu yapıp arkadan çekiştirmekten uzak durmaktır,
İnsanların ayıbını aramaktan, sırlarını araştırmaktan, alaya almaktan, kötü isimler lakaplar takmaktan uzak durmaktır,
İnsanları inançlarına göre ayırmaktan kurtulmaktır,
Biz ve onlar demenin meydana getirdiği ikilik illetinden kurtulmaktır,
İnsanları ve yaratılan herhangi bir varlığı kerih görmekten kurtulmaktır,
Birilerinin hakkını yemekten, çalmaktan, çırpmaktan,
Gurur, kibir, benlik gibi hallerden beri durmaktır,
Şirk günahından kurtulmaktır,
Kendine varlık isnat etmek günahından kurtulmaktır.
Allah’a ait olan tüm sıfatları kendine nispet etmek günahından uzaklaşmaktır,
Allah’a ait olan vasıfları bir başkasına isnat edip ona yücelik verme günahından kurtulmaktır,
Yaptığımız hataları fark edip bir daha yapmamak için tevbe edip yaptığımız tevbeye uymak, hatalarımıza dönmemekle Berâet gerçekleşir..
Günah: Hata demektir, ama kendimize ama bir başkasına zarar vermenin adıdır günah..
Tevbe: Dönmek, beri durmak, günaha dönmemek için Allah’a söz vermektir
Berat: Suçtan, günahtan kurtulmaktır
Hatasını anlayıp bunu düzelten ve bir daha bu hatayı yapmayan kişi, gerçek tevbe ile tevbe etmiştir. İşte o kişi Berat-a kavuşmuş kişidir.
Hata yani günah nedir dersek:
Allah’a karşı hataya düştüğümüzde,
Kul hakkına girdiğimizde,
Bir kişiye ya da kendimize her türlü zararı verdiğimizde, bu durumlara günah diyoruz.
Allah’a karşı günahlar;
Allah’ın varlığının yanında kendimize varlık isnat etmemiz
Allah’a ait olan sıfatları kendimize isnat etmemiz
Allah’a ait olan yücelikleri ama kendimize ama bir başkasına isnat etmemiz
Gurur, kibir, benlik içine girmemiz
Kul hakkı ile ilgili olan günahlar;
Bir kişiye karşı her türlü zarar verici eylemde bulunmak
Bir kişiyi ya da bir gurubu kötülemek, kötü eylemde bulunmak
Başkasına ait olan bir şeyi gasp etmek
Başkasına iftira atmak, onun hakkında yalanları aktarmak
Toplumda bir kişiyi hor göstermek, küçük düşürmek, tekfir etmek
Kişinin; malına, ırzına, makamına göz dikmek
Başkasının malına zarar vermek, malını kötülemek,
Fitnelik yapmak, ikilik çıkarmak, arabozuculuk yapmak
Kişiyi veya bir gurubu toplumda dinsiz, zındık, kafir ilan etmek
İnsanların inançlarını, kültürlerini hor görüp, onları tekfir etmek
Yaratılmış bir varlığı kerih görmek, bir varlığa bilerek zarar vermek
İnsanlara kötü mahlas, lakap takmak
Çalmak, çırpmak, kendine ait olmayanı gasp etmek
Öldürmek, kavga etmek,
Kalb kırmak, bağırmak, toplum içinde birine sesini yükseltmek,
Toplum içinde birini küçük düşürmek,
Toplum içinde kendini biliyor başkalarını cahil göstermek
Toplumda terör çıkarmak, kargaşalık çıkarmak,
Yetimim malına göz dikmek, gasp etmek
Devletin malı yetim malıdır, yani gelecekteki evlatlarımızın malıdır. Kıl kadarda olsa devletten bir şeyi üstüne geçirmek en büyük kul hakkıdır
Birinin makamına göz dikmek, hakkı olmadığı halde kendini rüşvetle, torpille bir makama atattırmak,
İnsanların eksiğini aramak
insanları alaya almak, kerih görmek
İnsanların özelini araştırmak ve bunu orada burada yaymak
Evet, Allah’a karşı ve kullara karşı günahlardan temizlenmek Berat-tır.
Günahlarımızı anlayıp tevbe etmeliyiz.
Tevbemizde samimi olup günahlara dönmemeye gayret etmeliyiz.
Allah; kul hakkı ile gelmeyin, der
Allah’a karşı günahlardan daha büyüktür kul hakları.
Kişinin günahlarından Berat edebilmesi için günahlarından arınması gerekir.
Günah, kişinin yaptığı günahlardan dolayı gönlünü kirletmesidir.
Berat ise gönlünün arınmasıdır.
Kişinin berat etmesi ancak ve ancak günahlarından sıyrılması ile mümkündür.
Tevbe dil ile değil, samimi bir gönül ile olmalıdır.
Zaten tevbesinde samimi olan, yaptığı günaha bir daha dönmez.
Berat, ancak ve ancak tevbesinde samimi olanın ulaşacağı lütuftur
Allah; yaptığımız hatayı tamir etmemizi, bir kişinin hakkına girdiğimizde onunla helalleşmemizi ve ona yaptığımız hatayı telafi etmemizi ister.
Birinin hakkına girmişsek, hakkında dedikodu yapmışsak isterse 30 yıl önce olsun, gidip onunla helalleşmeden tevbemiz gerçekleşmez.
Tevbesi olmayanın Beratı olmaz.
Dil ile tevbe yapıp, tekrar aynı günaha dönmek tevbe değildir. Kişinin kendini kandırmasıdır.
Kişinin Berat-ının gerçekleşmesi için tüm yaptığı günahlardan uzak durması gerekir.
İnşallah halisi kalb ile tevbesinde duranlardan oluruz
İnşallah Berat-ın şuuruna ulaşanlardan oluruz.
Bir not: Kandil yoktur diyen kardeşlerimize:
İnsanlar bir gece de olsa, içkiden, kumardan, zinadan, kötülükten, dedikodudan uzak duruyorsa,
Bir gecede olsa, Allah’ı, Hazreti Muhammed’i, hatırlıyorsa
Günahlarını anlayıp tevbe ediyorsa, iyi insan olmak gerek hissiyatını hissediyorsa,
lütfen bu gecelere, bu hissiyatlara laf etmeyin
Kandil yoktur kavgasına girmek doğru değildir.
Bazen toplumlar Allah’ı anmak için günahlardan temizlenmek için özel geceler düzenleyebilir. Ve bu bir kültür haline gelebilir. Bu durumların hiçbir sakıncası yoktur.
Diyecekseniz; bir geceyi bir ömre uzatın,
Tevbelerinizde samimi olun,
Bu gecenin hatırına iyi insan olmak için,
Allah’ı ve Hazreti Muhammedi unutmamak için gayret gösterin, deyin
Böyle günlerde okunan Kur’ân’dan bir kelime, belki de bir kişinin gönlünde açılımlar yapabilir.
Yaptığı tevbe belki iyi insan olmanın kapısını açabilir
İnsanlar bu gecelerde Allah’ı hatırlıyorsa, Hazreti Muhammed’i hatırlıyorsa bunun neyi yanlış olsun
Bu gecelerde göz yaşı döküp huzur buluyorsa onların huzurlarına yanlış demeyin
Tevbe edip, günahını anlıyorsa ve iyi insan olmak için kendine söz veriyorsa bunun neyi yanlış olsun ki.
Ve şunu unutmayalım; Kur’ân’da, Regâîb, Mirâc, Berat kelimeleri vardır…
Allah bu kelimelerinin manasına ulaşanlardan eylesin