TÎN SÛRESİ
-1-
وَالتِّينِ وَالزَّيْتُونِ
Vet tîni vez zeytûn
Ve el tini | : tin, öz, ruh, incir |
Ve el zey tuni | : gelen, kostümler, sıfatlar, nitelik, zeytin, |
1- Öze ve özden gelen sıfatlara.
-2-
وَطُورِ سِينِينَ
ve tûri sînîn
ve turi sinin | : gönül, sıfatlar, üretken, geliştirilmiş, insan vücudu |
2- Sıfatlarla donatılmış insan vücuduna.
-3-
وَهَذَا الْبَلَدِ الْأَمِينِ
Ve hâzel beledil emîn
Ve hâzâ | : bu |
el beledi | : belde, şehir, gönül şehrine, duyguların kaynağı |
el emîni | : emin, güvenilir, inanılır, hakikati bilen, tehlikesiz |
3- Emin olunan gönül şehrine.
-4-
لَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ فِي أَحْسَنِ تَقْوِيمٍ
Lekad halaknel insâne fî ahseni takvîm
Lekad halakna el insan | : andolsun, gerçekten, yaratmak, halk ettik, insan, |
Fi ahseni takvimin | : Ahseni takvîm içinde, güzel, tertip, düzen, genlerdeki plan, Allah’a ait tüm nitelikleri, güzelikleri taşır bir hâlde |
4- İnsanı Ahsen-i Takvîm üzere halk ettik.
-5-
ثُمَّ رَدَدْنَاهُ أَسْفَلَ سَافِلِينَ
Summe redednâhu esfele sâfilîn
Summe redednâ-hu | : Sonra hu ile bıraktık, gönderdik, iade ettik, çevirdik |
esfele sâfilîne | : alt kısım, kendi dünyasına, tüm saflığıyla, aşağı, anneden çıkış |
5- Sonra onu tüm saflığıyla kendi dünyasına bıraktık.
-6-
إِلَّا الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ فَلَهُمْ أَجْرٌ غَيْرُ مَمْنُونٍ
İllellezîne âmenû ve amilûs sâlihâti fe lehum ecrun gayru memnûn
İllâ ellezine amenu | : ancak, iman edenler, hakikate yönelme |
ve amilû el salihatı | : Salih amelde, uygun hareket etme, iyi amel eden, |
Fe lehum ecrun | : işte, artık, onlar, ecir, mükâfat, karşılık, ödül, |
Gayru memnunin | : devamlılık, kesintisiz, tükenmeyen, minnettar, hep huzur |
6- Bundan sonra ancak iman edenler ve dosdoğru hakk yolunda çalışanlar, işte onlara tükenmeyen karşılıklar vardır.
-7-
فَمَا يُكَذِّبُكَ بَعْدُ بِالدِّينِ
Fe mâ yukezzibuke badu bid dîn
Fe ma yukezzibu-ke | : artık, sonra, ne, şey, değil, yalanlamak, sen, |
badu bi el dini | : bundan sonra, din, yaratılış yasaları, |
7- Artık bundan sonra sana yaratılış yasalarını ne yalanlatabilir.
-8-
أَلَيْسَ اللَّهُ بِأَحْكَمِ الْحَاكِمِينَ
E leysallâhu bi ahkemil hâkimîn
E leyse Allahu | : Allah değil midir? |
bi ahkemi | : hükümleriyle, hâkimiyet, sağlam, var oluş hükümleri, |
el hakim | : hâkim olan, tüm varlığa hâkim olan, |
8- Allah hükümleriyle bütün her şeye hâkim olan değil midir?