SOR KENDİNE BEN MÜSLÜMAN MIYIM
Kendimizi Müslüman ilan ettik.
Hep çevremize “Elhamdulillah Müslümanım” dedik.
Dil ile söylemek yeterli sandık.
Kelimeyi şehadet getirmek, namaz kılmak, oruç tutmak yeterli sandık.
Kur’ân’da tarif edilen Müslümanlığı anlamadık.
Sadece adette kaldık, ülkemize İslâm ülkesi dedik, bu ülkede doğduk diye kendimizi Müslüman kabul ettik.
Oysa Müslüman olmak, kolay değildi.
“Elhamdulillah Müslümanım” demek bir söz değildi.
Yaşantısında Müslüman olmayı göstermek nedir bilemedik.
Şimdi sor kendine Ben Müslüman mıyım?” diye.
“Kur’ân’ın tarif ettiği Müslümanlığı yaşantımda uyguladım mı?” diye.
Kur’ân’da bildirilir:
Müslüman;
Hucurât Sûresi:
Dedikodu yapıp kimseyi çekiştirmeyendir.
Kimseyi alaya almayandır.
Kimsenin ayıbını aramayandır.
Birbirine kötü isim, lakaplar takıp çağırmayandır.
Kimsenin gizli yönlerini, hatalarını araştırmayandır.
İnat etmemektir, kimseyle tartışmamaktır, kavga etmemektir, kimseye sesini yükseltmemektir, bağırarak konuşmamaktır.
Kendi inancında egoya düşmemektir, asılsız şeylere inanmamaktır.
Her söze inanmamaktır, aslını araştırmaktır, emin olmaktır.
Zarar veren kimselerden olmamaktır.
Tüm varlığı, her insanı kardeşin bilmektir.
Yaratılan varlığı tanımaya çalışmak ve yardım için koşmaktır.
Boş vakit geçirmemek, çok çalışmaktır.
Şimdi sor kendine, “Ben Müslüman mıyım?”
“Ben bunları yapıyor muyum?” diye.
Lokman Sûresi:
İnsanlara suratını asmayandır.
Büyüklenmeyen, kibre düşmeyen, kendini ve inancını büyük görmeyendir.
İnsanları dinleyen, sesini yükseltmeyen, insanların sesini kesmeyendir.
Kendi çıkarı için insanları kandırmayandır.
Allah’ı layıkıyla anlayan, şirk koşmayandır.
Her an Hakk’a bağlılık şuuru üzere hareket edendir.
Bilgisi olmadığı şeyler hakkında konuşmayandır.
Kimseyi ve hiç bir varlığı küçük görmeyendir.
Allah’a ait nitelikleri kendine nispet etmeyen yani asla şirk içinde olmayandır.
Anne, babasına ve insanlara her zaman iyi davranandır.
Hep tevazulu bir şekilde hareket edendir.
Konuşurken sesini yükseltmeyendir.
Hep sevgi içinde, saygı içinde davranandır.
Şimdi sor kendine, “Ben Müslüman mıyım?”
“Ben bunları yapıyor muyum?” diye.
Mâide Sûresi:
Verdiği sözü yerine getirendir.
Hep yararlı haller içinde olanlardır, zerre kadar da olsa zarar vermeyendir.
Kimseye kötülük yapmayandır, kötülüklerden hep uzak durandır.
Fedakârlıktan vazgeçmeyendir.
Gösteriş peşinde olmayandır.
Kan dökmeyenlerdir.
Kötülük için yardımlaşmayanlardır.
İyilik üzere yardımlaşanlardır.
Hiç kimseye düşmanlık etmeyendir.
Öfkeyle hareket etmeyendir.
Asla zarar vermeyen, fesatlık, hasetlik içinde olamayandır.
Karamsarlık, ümitsizlik, sıkıntı, keder vermeyendir.
Gereğinden fazla yemeyendir, içmeyendir.
Büyü, fal gibi asılsız şeylerle uğraşmayandır.
Adalet üzere hareket edenler hiç adaletten ayrılmayandır.
Asla çalıp çırpmayandır.
Şimdi sor kendine, “Ben Müslüman mıyım?”
“Ben bunları yapıyor muyum?” diye.
Bakara Sûresi:
Fitnelik etmeyendir, fitneliğin öldürmekten daha tehlikeli olduğunu unutmayandır.
Fitneliği yok etmek için mücadele edendir.
Asla fesatlık içinde olmayandır.
Eylemleri ile yıkım içinde olmayandır.
Hep sâlih âmeller içinde olandır, yani hep iyi çalışmalar içinde olandır.
Şeytani haller içinde asla olmayandır.
İslâm’ın ne olduğunu anlayandır, hep İslâm şuuru içinde yaşayandır.
Nefsini tanıma içinde olandır, Allah hakikatinin ne olduğunu idrak edendir.
Yaratılan her şey, anlamaya çalışan, onlara saygılı olandır.
Hak ile bâtılı karıştırmayan, hakikatlere erişendir.
Kimseye zalimlik etmeyendir.
Şimdi sor kendine, “Ben Müslüman mıyım?”
“Ben bunları yapıyor muyum?” diye.
Rûm Sûresi
Varlığın suretinde kalmayan, özünü görendir.
Ümitsizlik içinde olmayandır.
Huzur dolu, sevgi dolu, merhamet dolu hallerle hareket edendir.
Dinin Allah’a ait olduğu şuuruyla yaşayanlardır.
Din hakikatine erendir, insanları dinlere göre ayırmayandır
İnsanları tarikatlara, mezheplere, cemaatlere bölmeyendir
Benim inancım doğru senin ki yanlış demeyendir.
Kendi inancıyla böbürlenmeyendir.
Her an Allah’ı unutmadan yaşayandır, Tevhîd şuuru ile yaşayandır.
Şimdi sor kendine, “Ben Müslüman mıyım?”
“Ben bunları yapıyor muyum?” diye.
Hicr Sûresi:
Kul hakkı yemeyendir.
Boş hayallerle avunmayandır.
Din hakkında konuşanlarla alay etmeyendir, onları dinleyen, duyduklarını analiz edendir.
Aslını bilmediği şeyleri anlatmayandır.
Göklerin ve yerin yaratılışını tefekkür eden, hakikatlere erişendir.
Alay edenin alayıyla kendini üzmeyen, onu Allah’a havale edendir.
Şimdi sor kendine, “Ben Müslüman mıyım?”
“Ben bunları yapıyor muyum?” diye.
Evet kardeşim, Kur’ân’da yüzlerce böyle öğütler vardır.
Kur’ân’ı okuyup anladık mı?
Kur’ân’ın öğütlerine uyduk mu?
Kur’ân bizlere Müslümanlığın ne olduğunu tarif ediyor.
Biz bunu anlayabildik mi?
Müslüman; yargılamaz, yalan söylemez, iftira atmaz, zulüm etmez, hor bakmaz, küçük görmez, büyüklenmez, çalmaz, çırpmaz, hak yemez, zina etmez, öldürmez, şirk koşmaz, karamsar olmaz, umutsuzluğa düşmez, çevresine karamsarlık ekmez, korku vermez, insanlara umutsuzluk vermez.
Evet kardeşim, Müslüman olmak kolay değildir.
Dil ile söylemek hiç değildir.
Hazreti Muhammed ne güzel söylemiş.
Müslümanlık dil ile söylenen bir şey değildir.
Müslümanlık kâlb ile olan bir yaşantıdır.
Şimdi sor kendine, “Ben Müslüman mıyım?”
“Ben bunları yapıyor muyum?” diye.