ZULMETTİM

ZULMETTİM İnni zalemtu nefis, ben nefsime zulmettim Mağfiret eyle Rabbim, nefis nedir bilmedim Nefs kötüdür dediler, onu düşman zannettim Meğer bedenim imiş, dönüp onu görmedim Beşer denen bu âlem, nefsin kendisi imiş Toprak gördüm aldandım, aslına hiç bakmadım Ellezi halaka kum, min nefsi vahidetin Tek nefisten yarattın, hiç tefekkür etmedim Nefsine ârif olan, Rabbine ârif…

YOK

YOK Aşka düştü yanar kâlbim Dünya sözü etmez dilim Gayrı bir şey görmez gözüm Bu duygunun tarifi yok Aşk dediğin dile gelmez Gönüldedir kimse bilmez Aşka düşen geri dönmez Aşk yolunun dönüşü yok Âşık olan divanedir Nere dönse bir kâbedir Hakk cemâli her yerdedir Hakk’tan gayrı bir nesne yok Aşk duygusu eser gider Beden aşka…

BİLDİRİR

BİLDİRİR Mürşid eli tuttunsa, Hakk yolunu gösterir El eteğin öptürmez, Hakk’a biât ettirir Senin elinden tutar, Hakk elini tutturur Kendini yüce görmez, Ekber kimdir bildirir Edep nedir öğretir, bâtıl şeyden döndürür İlimle yol buldurur, Hakk’a şahit ettirir Kendini seçkin görmez, biriz diye bildirir Kula minnet ettirmez, Hakk’a minnet ettirir Seni senden aldırır, Hakk’ta fâni ettirir…

DİLEDİN

DİLEDİN Evvel idin kendinde, âhire akıp gittin Nice nice varlığı, özünden halk eyledin Zâhir oldun göründün, bâtın oldun gizlendin Nice nice sırları, İnsanda cem eyledin Gözler seni görmedi, sen gözlerden seyrettin Sıfatından Zâtına, seyr-i cemâl eyledin Nefsinle fâni oldun, Zâtınla bâki kaldın Üflenen rûh sırrında, rûhul beyân eyledin Gizli hazine idin, diledin bilineyim Sen insandan…

İNŞİKAK

İNŞİKAK El semâu inşakkat, Ulvî âlem açıldı Li rabbi ha ve hukkat, hakikat zâhir oldu İçinde kavga olan, ona buna saldırdı Kâne bihi subûra, yaptığı yıkım oldu Bakışı eşya olan, kesret gördü aldandı Kâne bihi saîra, öteki görmek oldu Yönünü Hakk’a dönen, nice sırra erişti Kâne bihi mesrûra, gönlü huzurlu oldu Zanlarda kalan kişi, ilim…

HUZURLU OLUR

HUZURLU OLUR Dilinde dünya olan, mânâdan mahrum kalır Gönlünde Allah olan, nice lütfa yol alır Derdi dünya olanın, bin türlü derdi olur Derdi Allah olanın, makamı alâ olur Hırsına esir olan, dünyaya köle olur Dünya hırsı olanın, gönül gözü kör olur Hiddet içinde olan, edepten yoksun olur Edepten uzak olan, şeytana yakın olur Zalim olan…

O’DUR

O’DUR Evvel olan Âhir olan Zâhir olan Bâtın olan Mirâs olan Vâris olan O’dur İllâ Hû İllâ Hû Zâkir olan Fâil olan Mevsûf olan Mevcûd olan Azîz olan Hâkim olan O’dur İllâ Hû İllâ Hû Rahîm olan Rahmân olan Muhyî olan Mumît olan Raûf olan Lâtif olan O’dur İllâ Hû İllâ Hû Kâlem olan Kâtib…

OLMAZSA

OLMAZSA Gerçek nedir bilinmez Sende şüphe olmazsa Hakk’a şâhit olunmaz İlm-i delil olmazsa Bir Mürşide varılmaz Gönlün aşka düşmezse Gönlün Hakk’ı işitmez Dilin sükût etmezse Sana sohbet açılmaz Gönlün âsi olursa Sana makam sunulmaz Sende kibir olursa Hakk kelâmı sunulmaz Aklın temiz olmazsa İlm-i irfan bulunmaz Sende niyet olmazsa İlim tebliğ edilmez Sende edep olmazsa…

NE İDİ

NE İDİ İkrâ vâhiy edildi, daha kitap yok idi Düşün anla kardeşim, okunacak ne idi Allah aklı yarattı, kalem ile öğretti Alleme bi el kalem, kalem denen ne idi Bir alâktan var oldun, nice sıfat büründün İkrâ Rabbuke ekrem, alâk sırrı ne idi İnsan gaflete düştü, Rabbinden yüz çevirdi Ev emara bi takvâ, takva yolu…

ELHAMDÜLİLLÂH

ELHAMDÜLİLLÂH Bir Mürşidin eliyle İlm-i Tevhîd ilmiyle Hakk’ın nice lütfuyla Dedik Elhamdülilllâh Zâkir Hakk’tır zikriyle Faîl Hâkk’tır fikriyle Mevsûf Hakk’tır şevkiyle Dedik Elhamdülilllâh Hakk’ın ulvî Zâtında Üflenen rûh zevkinde Nûr alâ nûr fevkinde Dedik Elhamdülilllâh Hakk’ın ulvî yolunda İlm-i Ledün nurunda Dâim secde hâlinde Dedik Elhamdülilllâh Fenâfillah mülkünde Bekâbillah bâhrinde Halk’ta Hakk’ın seyrinde Dedik Elhamdülilllâh…