KÂFİRÛN SURESİ
-1-
قُلْ يَا أَيُّهَا الْكَافِرُونَ
Kul yâ eyyuhel kâfirûn
Kul ya eyyuha | : de, anlat, açıkla, ey, |
el kafirune | : hakikatleri örtmek, görmemezlikten gelmek, |
1- De ki: Ey hakikatleri görmemezlikten gelip örtenler!
-2-
لَا أَعْبُدُ مَا تَعْبُدُونَ
Lâ abudu mâ tabudûn
lâ abudu | : yok, kulluk, kulu değilsiniz, kul olmayın |
mâ tabudûne | : şey, ne, değil, taptıklarınızın, kul olduklarınız |
2- Taptığınız şeylere kul olmayın.
-3-
وَلَا أَنتُمْ عَابِدُونَ مَا أَعْبُدُ
Ve lâ entum âbidûne mâ a’bud
ve lâ entum | : yok, değil, değilsiniz, siz |
âbidûne | : kulluk |
mâ abudu | : değil, şey, ne, kulluk, kul olamazsınız |
3- Kul olduğunuz şeylerin kulu değilsiniz
-4-
وَلَا أَنَا عَابِدٌ مَّا عَبَدتُّمْ
Ve lâ ene âbidun mâ abedtum.
ve lâ ene abidun | : ben yokum, değilim, kullukta |
Mâ abedtum | : sizin kul olduğunuz, taptığınız |
4- Sizin kul olduğunuz şeylere ben kul olmam.
-5-
وَلَا أَنتُمْ عَابِدُونَ مَا أَعْبُدُ
Ve lâ entum âbidûne mâ a’bud
ve lâ entum | : siz yoksunuz, siz değilsiniz |
âbidûne | : kullukta, kul olmak, |
mâ abudu | : değil, şey, ne, kulluk, kul değilsiniz, |
5- Ve benim kul olduğum Hakk’a siz kulluk etmiyorsunuz.
-6-
لَكُمْ دِينُكُمْ وَلِيَ دِينِ
Lekum dînukum ve liye dîn
Lekum dinu kum | : sizin dininiz, yolunuz, gittiğiniz yol, inancınız, |
Ve liye dini | : benim, din, din anlayışım, |
6- Sizin din edindiğiniz size, benim anladığım din banadır.