ALLAH NEDİR SORUSUNUN CEVABI NEREDEDİR?
Allah nedir, nerededir sorusunun cevabına nasıl ulaşabiliriz?
Okuduğumuz kitaplardan mı?
Kişilerden duyduğumuz sözlerden mi?
Bir cemaate gidip teslim olduğumuzda mı?
Yoksa kendimizi ve varlığın sistemini “Oku”yup idrak etmemiz sonucu mu?
Allah ismi nereden gelir, bu isim kim tarafından ortaya çıkarıldı ve bu ismi ortaya koyan kişi kendinde ve kâinatta neyi gördü, neyi anladı?
Önce bilginin kaynağı nedir bunu inceleyelim.
Konuştuğumuz zaman ağzımızdan çıkan sözler nereden gelir.
Bilginin kaynağı nedir?
1- Duyumlar. Yani birilerinden duyduklarımız.
2- Okuduğumuz kitaplar.
3- Varlığın içinde satır, satır yazılı olan sistem.
4- Varlığın geldiği kaynak olan Ulvî Âlem.
Ulvî Âlem dediğimiz tüm kâinatın geldiği âlemdir.
Bu âlem”Ruh boyutu”,”Nur boyutu”, “Âmâ boyutu” ” “………diye adlandırılır.
İlk iki bölümde olan kişiler, hemen hemen toplumun tamamıdır.
İlk ikisi aslında birdir.
Kişiler duyduklarını konuşur, ya da okuduklarını konuşur.
Duyduklarını kitaplaştırır, ya da kitaplardan okuduklarını söze dökerler.
Her çocuk dünyaya geldiğinde kendini bir inanç gurubunun içinde bulur ve oradan öğrendiklerini doğru bilir ve duyduklarına göre, gördüklerine göre, kendi inanç sistemine uyan kitapları okuduklarına göre hareket eder.
Bugünün toplumu ilk ikisiyle oyalanır.
Ve kişiler kendi toplumlarında olan kendi inanç guruplarında duyduklarını ve okuduklarını doğru bilirler ve bunları konuşurlar, bunları aktarırlar, bunları kitaplaştırırlar.
Ve diğer toplulukların bilgileri, kendi bildiklerine uymadığından dolayı reddederler.
İşte bu ilk iki bölümde; inanç bölünmeleri, kendi bildiklerini doğru diye iddia etme, kavgalar, ayrımcılık, bilmişlik, kafir ilan etmek, çıkar, ego, zarar verme gibi duygular vardır.
Hatta bir kişi bir kitap almak için bir kitapçıya gitse, kendi inanç gurubundan öğrendiğine uyan kitapları alır.
Diğerlerini okunması tehlikeli kitaplar olarak görür.
Ve kendi inanç guruplarından olan kişilere de bu kitapları okumayın der.
Batıl olan şeyler burada vardır.
Burayı süzmeden kabul eden kişiler, buradaki bilgileri sorgulamayan kişiler 3 ve 4 de geçemez.
3 ve 4 neydi dersek:
3- Varlığın içinde satır, satır yazılı olan sistem.
4- Varlığın geldiği kaynak olan Ulvî âlem.
3 ve 4 ile ilgilenen kişi hakikate ulaşır.
Çünkü varoluş ve vareden hakikati ancak burası incelendiğinde anlaşılır.
- üncü bölüm yani, varlığın kendisindeki sistem hakikatlerin olduğu yerdir.
Varlığın bünyesinde hakikatler satır satır yazılıdır.
Varlığın varoluş hakikatleri buradadır.
İlim burada gizlidir, bilim buradan çıkar.
- üncü bölüm varlığın geldiği kaynak.
Bu kaynak Ulvî sistemdir.
Ulvî sistem varlığın açığa çıkmasının sırlarıdır.
İşte,
Allah nedir?
Allah nerededir?
Neye Allah dendi?
gibi soruların cevabı 3 ve 4 de gizlidir.
Tüm kâmil insanlar, bizlere “Kendini Bil” meyi tavsiye etmişlerdir.
Varlığı incelemeyi, varlığın birbiriyle bağını anlamayı tavsiye etmişlerdir.
Kâf Sûresi 16: …..ve nahnu akrebu ileyhi min hablil verîdi
Meâli:….. ve Biz ona şahdamarından daha yakınız.
İsrâ Sûresi 14- Oku, kendini tanımak için kendi vücud kitabın sana yeter. Her an kendindeki niteliklerin sahibini anlama içinde ol.
Bakara Sûresi:
47:……….Sizlere, Beni ve tüm varlığı anlayacak şuuru verdik. ….
67:…….Allah, sizin vücut varlığınızda her an işleyendir, eski cehalet hallerinizdeki o tapınmalarınızı yok edin…..
98:………ve aklını, Allah’ı idrak etmek ve sevgiyle varlığı anlamak için değil de düşmanlık içinde kullanırsa, muhakkak ki o hakikatleri görmemezlikten gelip örtendir, Allah’ı anlayamadığından dolayı halleri düşmanlık üzeredir.
Tüm Resûl, Nebî dediğimiz kâmil insanlar, hep varlığı okumayı, incelemeyi ve varlığın birbiriyle bağını anlamamızı tavsiye etmişlerdir.
İşte, Allah nedir, nerededir sorusunun cevabı kişinin kendi varlığında ve varlığın sisteminde gizlidir.
Eğer duyduklarımızda ve okuduğumuz kitaplarda kalırsak, varlığı incelemezsek, varoluşu ve var edeni düşünmezsek, Allah nedir sorusunun cevabını bulamayız….
YERLER GÖKLER EVİ OLDU
Allah nedir sorar idim
Bilmiş bana dalâl oldu
Bilen kimdir bilmez idim
Sözler bana tuzak oldu
Dini bilmek ister idim
Zanlar bana yokuş oldu
Kapı kapı koşar idim
Yollar bana zulüm oldu
Gerçek nedir arar idim
Hevâm bana perde oldu
Yola niyet eder idim
Egom bana engel oldu
Yolda olmak ister idim
Tövbe bana çare oldu
İlmi arzu eder idim
Yolu açan edep oldu
İkrâ nedir sorar idim
Varlık bana kitap oldu
Cevap için yanar idim
Cümle varlık ayet oldu
Bilen kimdir arar idim
Hakka arif yoldaş oldu
Yolu nerde sorar idim
Kendim bana yolu oldu
Nerden geldim sorar idim
Sulbüm bana kapı oldu
Aslım nedir arar idim
Aşkım bana ışık oldu
Cini bilmez korkar idim
Onu gördüm teslim oldu
Şeytan diye titrer idim
Hakkı bildim ıslah oldu
Doğuş nedir bakar idim
Özden geliş fıtrat oldu
Ölüm diye korkar idim
Öze dönüş cevap oldu
Allah nerde arar idim
Özüm bana cevap oldu
Yeri nerde bilmez idim
Yerler gökler evi oldu