FITIR BAYRAMI- SILA-İ RAHİM

Ramazan bayramı diye bildiğimiz bayramın asıl adı; “Iyd-ı-fıtr” yani “Fıtır bayramı”dır.

“Iyd-ı-fıtr” Rahim’in açılıp, Hakk’ın cemâlini göstermesidir.

Kişinin gönlünde, iftar tecelli etmişse, yani Hakk şuuru açığa çıkmışsa, o kişinin gönlü” “Iyd-ı-fıtr” yani fıtır bayramına kavuşur.

Kişi ramazanda kendi varlığından geçmişse, yani kül-kul olmuşsa, o kişinin gönlü” “Iyd-ı-fıtr” yani fıtır bayramına kavuşur.

Iyd-id; her an tecelli eden, kendini her an gösteren, tekrar gelen,

Fıtır bayramının ise hakikatte mânâsı nedir diye incelersek?

Fıtır, İfṭâr, Fatır, aynı kökten gelen kelimelerdir.

Fıtır; açılmak, doğuş, vücuda gelmek, yarmak, yaratılış, ruhdan geliş, gibi anlamlara gelir.

Yani Fıtır; yaratanın yaratma sırrıdır, yani yaratılış sırrıdır.

Semâ-î alemin açılıp, semâ-î alemin sahibinin kendini açığa çıkarmasıdır.

Rahim’in açılıp, rahimde olanın kendini râhmaniyetiyle göstermesidir.

Bu kâinat bir özden açığa çıkmıştır.
İşte o öz rahim sırrını taşır.
Özden açığa çıkan yapıya ise rahman denir.

“Iyd-ı-fıtr” Rahim’in açılıp, Hakk’ın cemâlini göstermesidir.

İşte bu cemâle kavuşmak bayramdır.

Fıtır Bayramı; Cemâle kavuşmak, her varlığın ardında Hakk’ın cemâlini görmek,

Bakara Sûresi 115- “Semme vechullâh” “Nereye dönerseniz dönün Allah’ın yüzü oradadır”

Allah her yerden vechîni her an gösterir.

Lakin kişi varlığın sûret yönünde kalırsa, gördüğü varlıktır.

İşte Ramazan; yanmak, yakılmak, geçmek, kül olmak, demektir.

Kişi kendine nisbet ettiği vücudunun sahibini anladığında, yani kendi varlığından geçtiğinde, kendinde olan Hakk’ın cemâline kavuşur.

İşte bu kavuşma; Ramazan bayramı, Fıtır bayramıdır.

Sıla-i Rahimi ise; dostu, akrabayı, yakınlarımızı ziyaret etmek diye biliriz.

Dostu, akrabayı, yakınları ziyaret etmek, elbette güzeldir ve önemlidir.

Hakikatte ise Sıla-ı Rahim nedir?

Sıla kelimesi, “usul” “vusul” kökünden gelir.

Usul: Asıl, kök, öz, kaynak, esas, başlangıç, aslına kavuşmak, aslıyla buluşmak,

“Vusla” “Vuslat” kelimesi de buradan gelir,

Vusla-Vuslat: Bir şeyi bir şeyle buluşması, birleşmesi, karışması, kavuşması, bitiştiren şey gibi anlamlara gelir

Vusul: Ulaşmak, gelmek, varmak, erişmek, yetişmek, birleşmek,

Vusûl-u Allah : Allah ile bir olduğunu anlamak. İdrâken Allah’a şuuruna ulaşmak.

Rahim; cümle varlığın geldiği öz, kaynak, tohum, demektir.

Hepimiz bir özden geldik, bir ağacın bir tohumdan geldiği gibi cümle varlık bir tohumdan bir özden geldi, işte bu kaynak Rahim’dir.

İşte Sıla-ı Rahim; Geldiğimiz öze vûslat etmek, aslımıza ulaşmak, o öze karışmak demektir.

Kişi zanneder ki Allah ayrıdır kendisi ayrı, oysa Allah kuluna şah damarından yakındır.

Hücrenin vücudla bir olduğu gibi, Allah da kuluyla birdir.

İşte kişinin Allah ile bir olduğunun şuuruna ulaşmak “sıla-ı rahim”dir.
Yani Allah’a vûslat etmek, “sıla-ı rahim”dir.

Sıla-ı Rahim, kişinin kendine isnat ettiği vücudunu ilm-i tevhîd eğitimi sahibine teslim etmesidir.

Sıla-ı Rahim; “Makamı Cem” sırrıdır.

İşte Sıla-ı Rahim;

Damlanın derya ile buluşmasıdır.
Ki damla derya ayrı değildir, kişi zannı ile böyle zanneder.
İkinin bir olmasıdır.
Kesretin vahdete dönüşmesidir.
Kişinin aslına kavuşmasıdır.
Kişinin, Hakk cemâlinde yok olmasıdır.

İşte “Fıtır bayramı”: Kulun kendinde ve her yerde her an tecelli edenin Allah olduğuna ârif olmasıyla, Cemâl-i İlâhî’nin açılmasıdır.

İşte “Sıla-ı Rahim”: Kulun Allah’a vuslatıdır

Ramazan ayında, savm sıyam eyleyen, Hakk sofrasında ilâhî lütûflara iftar eyleyen, Cemâl-i İlâhî’ye ulaşıp bayram eder.

BAYRAM EDER

Ârif olan bayram eder
Tenden cana hicret eder
Hakk şehrine teslim olur
İllâ Hû der nazar eder

Hakk’a eren bayram eder
Canın verir vûslat eder
Cümle cihan Cemâl olur
Her an Hakk’ı seyran eder

Cemâl gören bayram eder
Lütûf bulur şükür eder
Onun gönlü huzur bulur
Halk’ta Hakk’ı seyran eder

Âdem olan bayram eder
Rûha erer secde eder
Hakk nûrunda ifnâ olur
Halk’a çıkar seyran eder