ORUÇ VAR ORUÇTAN İÇERİ
Allah için kalktın, onun rızası için oruç tuttun.
Gönlünü O’na döndürdün, akşama kadar yemedin içmedin.
Allah için yaptın, O’na inandın, oruç tuttun.
Hâlis bir gönülle, niyet ettin, sahur ettin, oruç tuttun.
Allah’ı hatırlatan her şey ne güzeldir değil mi?
O’nu hatırlayan gönül, her kötülükten uzak durur değil mi?
Peki oruç bir ay mıdır, bir ömür müdür?
Oruç yalnızca yemekten içmekten sakınmak mıdır?
Tut orucunu, ama bil ki oruç var oruçtan içeri!
Susmak, dilini tutmak, kimse hakkında konuşmamak ta oruç değil midir?
Gözün, kulağın, dilin, elin, ayağın da orucu yok mudur?
Aklı temizlemek, aklı sadece Allah’ ile meşgul etmek oruç’un ana gayesi değil midir?
Kulluk makamına ulaşmak, Sâlih kul olarak yaşamak oruç’un ana gayesi değil midir?
Ey Cân! Bil ki oruç Kur’ân’da “Savm-Sıyam” olarak geçer.
Ey Cân! Bil ki “Savm-Sıyam” sakınmak, uzak durmak, el çekmek, terk etmektir
.
Ey Cân! Bil ki sakınmak-uzak durmak:
Gurur, kibir, benlik, fitnelik, hasetlik, yalan söylemek gibi cehalet hallerinden sakınmaktır.
Kendine varlık nispet etmekten sakınmaktır.
Birine zerre kadar zarar vermekten sakınmaktır.
Bakara Sûresi 183: Yâ eyyuhâllezîne âmenû kutibe aleykumus sıyâmu kemâ kutibe alellezîne min kablikum leallekum tettekûn
Meâli: Ey iman edenler, sakınmak sizden öncekilere yazıldığı gibi, sizlere de yazıldı. Umulur ki siz fenalardan sakınır, Allah’a ortak koşmazsınız.
Oruç tan maksat, tüm fenalardan sakınmak, uzak durmak değil midir?
Oruç tan maksat, miraç edip, Allah’a teslim olmak değil midir?
Gözün orucu ne olabilir bir düşün?
Eğer kişi; kimsenin ırzına, namusuna, helaline, malına, mülküne, makamına, parasına bakmaktan sakınıyorsa, onun gözleri de oruçludur.
Eğer bir kişinin gözleri; sûretin ardında sîreti görebiliyorsa, sûret bakışından sakınıyorsa, o gözde oruçludur.
Dilin orucu ne olabilir bir düşün?
Eğer bir kişi; kimsenin arkasından konuşmuyor, çekiştirmiyorsa, küçük görücü sözler etmekten, hakaret etmekten, yalan sözler etmekten, boş sözler konuşmaktan sakınıyorsa onun dili de oruçludur.
Dilin orucu susma orucudur. “Meryem Sûresi 26”
Tut orucunu, ama bil ki oruç var oruçtan içeri!
Elin ayağın orucu ne olabilir bir düşün?
Eğer bir kişi; amellerinde, gittiği yolda, gayretlerinde hep kötü haller içinde olmaktan, zarar vermekten sakınıyorsa, onun eli de ayağı da oruçludur.
Tut orucunu, ama bil ki oruç var oruçtan içeri!
Bilge bir kişi;
Yanında dedikodu yapan birine”Orucum bozuldu” der.
O kişi de “Efendim bir şey yiyip içmedik” der.
Bilge kişi “Dedikodu yaptık” der
O kişi de” Ben yaptım efendim, siz yapmadınız ki” der.
Kâmil insan” Ben de duydum ya” der.
Bil ki oruç aklını temizlemekle tüm azalarının oruçlu olmasıdır.
Burun orucu ne olabilir bir düşün?
Aldığın nefesin orucuna ulaşabildin mi bir düşün?
Sana nefes alıp verdiren Allah’a nefesini teslim ettin mi?
Ben nefes alıp veriyorum gafletinden sakındın mı?
Kulak orucu ne olabilir bir düşün?
İşitmenin, işittirenin ve zikrin sese dönmüş o boyutunu bir düşün?
Semi sıfatının oruç boyutunu bir düşün?
Ben işitiyorum demenin gafletinden sakındın mı?
Gel orucun mânâ şehrine adım atalım.
Gel gönül orucu ile tanışalım.
Gel gönlümüzü temizleyelim.
Gel gönlümüzü, belikten, gururdan, kibirden arındıralım.
Gel artık bu hallerden sakınalım
Yerlere göklere sığmayan Allah’ı gönlümüze sığdıralım.
Tut orucunu, ama bil ki oruç var oruçtan içeri!
Gel Ramazanın mânâsına erelim.
Bil ki Ramazan:
Yanmak demektir, kendi aslını aramadaki manevi yolculukta Allah aşkıyla yanmanın adıdır.
Allah aşkıyla yanan gönül de hiç benlik, gurur, kibir kalır mı?
Allah aşkıyla yanan gönül de Allah’tan gayrısı olur mu?
Gel Oruç’un mânâsına erelim.
Bil ki Oruç:
Sakınmaktır, uzak durmaktır.
Sakınmak; tüm kötü hallerden sakınmak demektir.
Vücud varlığından geçmek demektir.
Allah’ın ulvîyetinin yanında kendine benlik nispet etmekten sakınmak demektir.
Gel Sahur’un mânâsına erelim.
Bil ki sahur:
Gece uyanıklılığı yani gafletten uyanmak demektir.
Gönül uyanışının başlamasıdır.
Allah’ın nurunun gönülde doğuşudur.
Her varlıkta Allah’ın hakikatlerinin bir bir kendini göstermesidir.
Gel İmsak’ın mânâsına erelim.
Bil ki imsak:
Verdiğin ahde uymaktır.
Allah yolunda, o yolda samimi olmaktır.
Kendini tutmak, el çekmek,kendine benlik isnat etmemeye söz vermektir.
Kendini Allah’a hapsetmek demektir.
Gel İftar’ın mânâsına erelim.
Bil ki İftar:
Fâtır kelimesinden gelir, açmak, yarmak, yaratılış, yaratılış sırrına ulaşmak, yaratanı anlamak demektir.
Gel vücudunda iftara ulaş.
Gel vücudunun yaratılış hakikatine ulaş.
Gel Allah’ın sofrasına otur.
Gel Mâide sofrasıyla tanış.
Gel o sofradan sunulan sonsuz hikmeti anla.
Gel açığa çıkışı anla.
Gel yaratıcını anla.
Ey Cân!
Tut orucunu, ama bil ki oruç var oruçtan içeri!