VÜCUD ZİNDANINA DÜŞMEK

Yûsuf gibi zindana düşmeden, o zindanda ne sırları hapsettiğini görmeden Hakk’a ermek mümkün mü?

Gel kardeşim, vücud zindanında neleri hapsettiğini anla.

Allah’ın nice sırlarını, vücud zindanına hapsettiğini anla.

Yıllarca bâtıl bilgilerde kalarak, bir gurur kibir içine düşerek, ayrımcılık yaparak, hor bakarak, kendi vücud zindanına Allah’ın nice sırlarını hapsettin.

Yıllarca öfke, hiddet, kavga, dedikodu, kıskançlık, hasetlik içinde kalarak, kendini kendine hapsettin.

Gel şimdi temizlen, tövbe et ve o vücud zindanına gir ve bak gör nice sırlar orada hapsedilmiş olarak duruyor ve kurtulmayı bekliyor.

Yûsuf Sûresi 35: “onun bir müddet hapiste kalması gerekir.”

Yûsuf olma yolunda olan kişi, kendi vücud zindanına neleri hapsettiğini görmek için, o vücud zindanına girmelidir.

Bir benlik içinde olup, gurur, kibir, hor bakma, kıskançlık gibi duygularla oyalanan kişi:
Öncelikle Allah şuurundan uzaklaşmakla, Allah’ı kendi vücud zindanına hapsetmiştir.

Sonra da Allah’a ait olan nice sırları, nice hikmetleri, nice akışları kendi vücud zindanına hapsetmiştir.

Yani bir kibir içine düşen kişi, kendini kendi zindanına hapsetmiştir.

İşte kişi, oradaki Allah’a ait olan sırlara ermesi için, o zindana girmelidir.

O zindana girebilmek için, kişi suçlardan uzak olmalıdır.
Yaptığı hataları anlamalı, tövbe etmeli ve temizlenmelidir.

Vücud zindanına girebilmek için, temiz olmak suçsuz olmak gereklidir.
Çünkü Allah’ın sırlarına ancak temiz olanlar erişebilir.
Allah’ın vücuddaki hakikatlerini ancak temiz olanlar okuyabilir.

Kişi, kendi vücud zindanına neyi hapsettiğini anlayabilmesi için, oraya girmelidir, yani içsel bir yolculuk yapmalıdır.

Bu içsel yolculuk, dünya boyutunun esaretinden kurtulmakla mümkündür.

Yani Mûsâ gibi, nalınlarını ve değneğini terk etmekle mümkündür.

Enfüs yolculuğu yapmadan, vücud zindanına erişmek mümkün değildir.

Enfüs yolculuğu yapmak, yani inisiye olmak yani kendi vücud şehrine sülûk etmektir.

İçsel yolculuk yani “enfüs- ins- inisiye- nefs- nüfus” hakikatine erme yolculudur.

İşte kişi, bir benlik içinde kalıp, yıllarca kendi vücud zindanında hapsettiği sırlara erebilmek için, o zindana girmelidir.

Gel kardeşim, vücudunda ne sırlar hapsedilmiş olarak duruyor.

O sırların üstünde senin benliğin, gururun, kibrin, ayrımcılığın, duruyor.
Gel, tövbe et, temizlen, kendine dön.

Gel, vücud zindanına gir, hapsettiğin şeyleri gör ve nice sırlara, nice lütuflara er.

Ve bil ki;
Vücud zindanına girmeden Yûsuf olunmaz.
Vücud zindanına girmeden Hakk’a erilmez.

Yûsuf olabilmenin sırrı, masumiyettir, günahlardan arınmışlıktır ve bir daha günahlara dönmemektir.

İnsanın vücudunda Allah ve onun nice sırrı gizlidir.

İnsan, vücudun dışında kalınca, toprak boyutuyla oyalanınca, kendi vücudunda nelerin hapis içinde kaldığını anlayamaz.

Kâf Sûresi 16: …..ve nahnu akrebu ileyhi min hablil verîdi
Meâli:….. ve Biz ona şahdamarından daha yakınız.

İnsan Yûsuf gibi temizlenmeli, masum olmalı ki, kendine dönmeli li, vücuddaki nice kapılar açılsın, nice Hakk’ın sırlarına şahit olsun.

İsrâ Sûresi 14- “Oku, kendini tanımak için kendi vücud kitabın sana yeter. Her an kendindeki niteliklerin sahibini anlama içinde ol”

Kişinin vücudu bir hazine sandığıdır, o vücudda nice değerler vardır.

Lakin insan bir benlik içine düşerek, vücudundaki değerlerin farkına varmaz.

Kişi, vücudunda bir cevher taşıyordur, ama bunun farkında değildir.

Kuyumcu bile kasasının içinde neleri sakladığını bilir.
Karşıdan gören kişi, kasanın içinde ne var ne yok nereden bilsin.
Kasanın içini görmek için sarraf olmak gerek.

İşte, kişi kendi vücud kasasında ne cevherler taşıyordur, ama farkında bile değildir.

Çünkü kişi, dünya ile oyalanmaktan, dünyaya esir olmaktan, benlik içine düşmekten, bâtıl bilgileri esas sanmaktan, vücudunda taşıdığı nice sırların farkında değildir, o nice sırları hapsetmiştir.

Zindan karanlık bir yerdir, cehalette kalan kişiye göre kendi vücudu karanlık bir deryadır.
Aslında onu karanlık yapan kişinin kendi benlik duygusudur.

Cehalette kalan, karanlıkta kalmıştır.
Karanlıkta kalan, vücudun içini göremez.
O karanlıkta neler hapis halindedir bilemez.

Masum olan, şefkatli olan, yani Yûsuf olan, vücud zindanına düşer ve orada ne hazineler vardır bir bir görür.

Yûsuf olabilmenin sırrı; masumiyettir, arınmışlıktır, sadakattir.

Masum olmadan Yûsuf olunmaz.
Yûsuf olmadan, vücud zindanına girilemez.

Gel kardeşim, vücud zindanına girmeye bak.
O zindanda ne sırlar var görmeye bak.

Yûsuf gibi masum ol ki, kapılar açılsın sana.
Yûsuf gibi sadık ol ki, vücudunun sırları açılsın sana.

Bil ki vücud zindanına girmeden, Allah hakikatine eremezsin.