ÂRİF

ÂRİF 28 Mayıs sabahı oyumu kullandım. Arkadaşımla sabah kahvaltısı yapmak için eskiden iş yerim, şimdilerde dostların buluşma yeri olarak kullandığım laboratuvara doğru yürüdüm. Gelirken iki gazete aldım, parasını ödedim. Laboratuvara vardığımda arkadaşım Reşat kahvaltıyı hazırlamıştı. Gazete okumak için davrandığımda bir gazeteden iki tane aldığımı fark ettim Arkadaşımla kahvaltı yaptık. Arkadaşıma fazla aldığım gazeteyi hemen 50…

DERVİŞ

DERVİŞ Derviş olan aşk ehlidir Onun yolu Hakk yoludur Hakk’tan gayrı bir şey görmez Onun gönlü aşk doludur Derviş olan mü’min olur Şüphe duymaz emin olur Kaygı tasa yoktur onda Aşk içinde teslim olur Derviş olan Hakk eridir Onun dili aşk dilidir Derviş kimdir kimse bilmez Halk içinde hep gizlidir Onun sözü Hakk sözüdür Gönlü…

ENEL HAKK

ENEL HAKK Aşk duygusu dile gelmez Aşk herkese nasip olmaz Âşık olan yanar gider Tenden geçer kimse bilmez Âşık olan sûret görmez Fâni olur tende kalmaz Tenden cândan geçer olur Hakk’tan gayrı bir şey görmez Aşk ehlinde benlik olmaz Vücûd Hakk’ın benim demez Âşık olan vuslat eder Bahre dalar geri dönmez Aşk ehline iki olmaz…

NÛR YÜZÜNDEN

NÛR YÜZÜNDEN Yûsuf düştü kuyuya, tuttu Hûd’un elinden Tâbi oldu Rabbine, nasip buldu ilminden Sâki saldı kovayı, Yûsuf tuttu ipini Yûsuf çıktı kuyudan, gitti Hakk’ın yolundan Bir kervana katıldı, üç dirheme satıldı Onu alan zâhiddi, sevgi buldu hâlinden Eşine ikram oldu, evlat gibi sarıldı Yûsuf başka biriydi, bir aşk aktı gönlünden Aşk kalbine işledi, gözler…

GÖNÜL KIRMA

GÖNÜL KIRMA Barış varken kavga niçin Öfke yakar için için Sevgi varken kırmak niçin Gönül kırma Allah için Ölüm kuşu bir gün gelir Doğan bir gün elbet ölür Ârif kimse teslim olur Gönül kırma Allah için Tebessüm et yüzün asma Hiç kimsenin sözün kesme Kul hakkına sakın girme Gönül kırma Allah için İnsanoğlu beşer şaşar…

MAHS-I KÂLB

MAHS-I KÂLB Mahs-ı kâlb; temizlenmiş, arınmış, hâlis, saf kâlb, saf, katışıksız, inceleyen kâlb, öze bağlı kâlb. Âl-i İmrân Sûresi 154 Mahs-ı kâlb; Allah’ın hakikatlerini anladıkça temizlenmiş, saflaşmış, öze erişmiş kâlb demektir. Kişi, varlığın tecellilerini anladıkça, kâlbi saf düşünceye erişir. Allah’ın anlamak için saf tertemiz düşünceler içinde olmak gerekir. Saf düşünceler içinde olanlar, eşyanın hakikatini anlamak…