KUR’ÂN NEDEN TARTIŞMALARDAN- KAVGALARDAN UZAK DURUN DER?

 

Kur’ân tartışmalardan- kavgalardan uzak durmamızı ister.

Buradaki hikmet nedir?

 

Neden ısrarla tartışmalardan uzak durmamız tavsiye eder?

 

Neden duyduklarını ya da okuduklarını doğru bilip tartışmaya girenlerden uzak durmamızı tavsiye eder? Hatta adeta emreder.

 

Tartışma içinde olanın aklı ne ile meşguldür, tartışma içinde olmanın amacı ne olabilir?

 

Topluma konferanslarda, televizyonlarda, kitaplarda, sohbetlerde tartışma halini hissettirmenin tehlikeleri ne olabilir?

 

Kur’ân’ı incelediğimizde; hep okumayı, araştırmayı, varlığı incelemeyi, tefekkür etmeyi yani eşyaya bakıp fikir üretmeyi, çevremize faydalı olmayı, iyi insan olmayı tavsiye eder.

 

Ve kavgadan, tartışmadan, kötülük etmekten, kibirden, şan-şöhret içinde olmaktan, makam-mevki derdine düşmekten uzak durmayı tavsiye eder. Adeta emreder.

 

Peki Kur’an bize neden kavgadan-tartışmadan uzak durmamızı emreder.

Ve kavga ortamlarından uzak durun, oradan ayrılın ve ayrılırken de güzellikle ayrılın der.

 

Ankebût Sûresi 46- Aktarılan söylentilerde kalanlarla tartışmayın……..

 

Mu’min 56- Bir delil olmaksızın, Allah’ın ayetleri hakkında tartışmaya giren kimseler ise, onların gönüllerinde kibir vardır. Onlar hakikatlere ulaşacak olanlar değildir. Bu hallerden Allah’a sığının.

 

En’âm Sûresi 68- Ayetlerimiz hakkında bir kavga hâlinde olan kimseleri gördüğünde, artık onlardan uzak dur. Hatta o hakikatlerin dışındaki konuşmalardan da. Bir kavga hâlinde olanlardan da uzak dur. Fakat şeytani hâller bunu sana unutturabilir. Artık hakikatleri anmaktan uzak olan kimselerle oturma. Kötülük hâllerinde olan kimselerle birlikte hareket etme.

 

Müzzemmil Sûresi 10- Söylenen şeylere sabret ve onların yanından ayrılacağın zaman güzellikle ayrıl.

 

Tartışmaya girmeyin, tartışmalardan uzak durun ayetleri bizlere muhteşem hikmetler sunuyor.

 

Tartışma ortamları gönülleri; kibirle, bilmişlikle, küçük görmekle, öteki görmekle, hor görmekle kirletiyor.

 

Böylelikle gönüller; ilmi araştırmalardan, ilmi hakikatlere ulaşmaktan, varlığı tanımaktan, ilimsel değerler ortaya koymaktan uzaklaşıyor ve kavga-tartışma haliyle kirletiliyor.

 

Yani gönüllerde üsteki hâl kavga-tartışma hâli oluyor, hakikati öğrenme gayesi ise derinlerde kalıyor.

 

Onun için Kur’ân bizlere muhteşem bir ikâz yapıyor.

Gönüllerinizi kavga-tartışma ile değil, hakikatleri anlama gayretiyle meşgül edin diyor.

Gerçek cihat da aslında budur. Kâinatın değerlerini anlamak için bir mücadele içinde olmanın adı cihattır.

 

Ufacık çocuklar tartışma- kavga ortamında büyüdüğünde, bir bilmişlik, ego, gurur, küçük görme ve dışlama gibi hallerin içine düşüyor.

Ve bilimsel değer üretmeyi amaç edinmiyor, kavga içinde olup bilmişlik hâli sergiliyor.

 

Beyinleri kavga- tartışma hâli ile kirletirsek, bilimsel düşünmeler gelişmez.

Tartışma içine düşen kimselerin içinde, kin, nefret, ayrımcılık olur.

Tartışma ortamları hep kendi bildiğini doğru bilme kavgasının olduğu yerdir.

Ve böyle yerlerde başkasının bildiği, kültürü, inancı hor görülür, orada kişiler kafir ilan edilir ve hedef gösterilir.

 

Tartışma içine düşen kimseler; düşünmekten, araştırmaktan uzaklaşır sadece söylenenlerin kavgasını yapar.

Yani tartışma ortamları kişilerle kavga ortamıdır, bilimsel değerleri anlama, sorgulama ortamı değildir.

 

Onun için Kur’ân bizlere tartışmalardan -kavgalardan uzak durun der.

Tartışma ortamlarından hakikat çıkmaz sadece kibir halleri oluşur der.

Ve gönlümüzü kesinlikle düşünmeye, araştırmaya, hakikatleri anlamaya açmalıyız der.

 

Televizyonlarda görüyoruz, bir Dini programda bile konuşmacılar birbirine giriyor.

Ön planda bir hakikat konuşmasından çok kavga hâli oluyor

Tüm topluma, hele hele küçücük beyinlere kavga-tartışma hâli empoze ediliyor.

Ve toplum olarak, bir hakikatin ortaya çıkmasından çok taraf oluyoruz ve konuşmacılardan birini tutuyoruz ve biz de kavga içine düşüyoruz.

Ve beyinlerimiz bir kibir içinde, bilmişlik içinde kalıyor, başkalarını öteki görüyoruz, cahil görüyoruz.

İşte içimizdeki şeytana esir oluyoruz.

 

Bunun için Kur’ân bizlere tartışmalardan -kavgalardan uzak durun diyor.

 

Evet anlıyoruz ki;

ilimsel gönül taşıyan, samimi olarak hakikatlerin arayışında olan kimse:

Tartışmalardan uzak durur,

Bilmişlik içinde olmaz

Hiç bir fikri küçük görmez,

Ayrımcılık içinde olmaz,

Saygı ve sevgisini hiç kaybetmez

Kişilerin inançlarına kültürlerine saygı duyar

Kişilerin sözlerine takılıp kalmaz

Kimsenin ardından konuşmaz

Kimseye kötü gözle bakmaz

İçinde hasetlik, fesatlık, kibir halleri taşımaz

 

İşte Kur’ân bizlere ne kadar hikmet dolu mesajlar veriyor.

 

İnşallah anlayanlardan ve uygulayanlardan oluruz.